Borusan Boru 2025’te; 1,05 - 1,20 milyon ton aralığında satış hacmi, 1,6-1,8 milyar dolar aralığında gelir ve %5 - %7 aralığında FAVÖK marjı kaydetmeyi bekliyor
Kamuoyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) yayınlanan şirket açıklaması aşağıda bulunuyor:
Yönetimin Değerlendirmesi
"2025 yılının ilk çeyreğinde, küresel ölçekte devam eden jeopolitik belirsizlikler, ülkeler arası ticaret gerilimleri ve finansal dalgalanmalar, faaliyet gösterdiğimiz sektörleri olumsuz etkilemeye devam etti. Artan rekabetin fiyatlama üzerindeki kısıtlamaları, düşük seyreden tüketici talebi ve bazı bölgelerdeki arz fazlası nedeniyle düşen hammadde fiyatları,
enflasyonun maliyetler üzerindeki baskısı ve zayıf talep koşulları, operasyonel kârlılığımızı olumsuz yönde etkiledi.
Bu zorlu ortamda, geçen yılın ortasından itibaren devreye aldığımız maliyet azaltıcı tedbirleri sürdürdük, etkin nakit yönetimi ve güçlü bilanço odağımızı koruduk. Büyüme hedeflerimiz doğrultusunda ise ABD pazarında ileri form teknolojisi (JCO)
yatırımlarımızı planladık ve bu pazara yönelik üretim kapasitemizi azami seviyeye çıkarmaya odaklandık.
Yılın ilk üç ayında, özellikle Altyapı ve Proje iş kolunda geçen yıl tamamlanan işlerin baz etkisi nedeniyle, satış hacmimiz
%28 oranında düşerek 259 bin tona, satış gelirlerimiz ise %40 azalarak 319 milyon $ seviyesine geriledi. Üretim maliyetlerimiz ve giderlerimiz, özellikle Türkiye’deki enflasyonist ortamın etkisiyle artarken, pazarlardaki sınırlı talep ve fiyatlama zorlukları kârlılığımızı baskıladı. Brüt kârımız %61 düşüşle 17 milyon $, FAVÖK ise %62 azalarak 18 milyon $
olarak gerçekleşti.
Etkin nakit yönetimi sayesinde Net Finansal Borcumuz, 2024 yılına kıyasla %11 düşüşle 251 milyon $ seviyesine indi.
Coğrafi gelir dağılımında, yurtdışı gelirlerimizin konsolide gelirler içindeki payı %77 oldu ve toplam gelirlerimizin %60’ı ABD pazarından elde edildi. Segment bazında değerlendirildiğinde, endüstri & inşaat iş kolu %32 pay ile en büyük katkıyı sağlarken; onu, enerji (%27), altyapı & proje (%25) ve otomotiv (%16) iş kolları izledi.
2025 yılının ilk çeyreğinde finansal sonuçlarımız, zayıf talep, fiyat odaklı rekabet ve artan maliyet baskılarının etkisiyle beklentilerin gerisinde kaldı. İkinci çeyrekte ise özellikle ABD pazarındaki pozitif fiyatlama ortamının devam etmesini ve üçüncü çeyreğe de yansımasını öngörüyoruz. Bu nedenle, 2025 yıl sonu beklentilerimizde herhangi bir revizyon yapmadık.
ABD’nin uygulamayı planladığı tarifelerin çelik ürünlerine direkt bir etkisi olmasa da, gerek ABD gerekse diğer coğrafyalarda genel ekonomik faaliyetler üzerinde etki yaratması beklenebilir. Ancak bu durumun 2025’in dördüncü çeyreğinde ve 2026’da belirginleşmesini bekliyoruz. Gelişmeleri yakından takip ediyoruz.
Yılın geri kalanında etkin maliyet yönetimi ve işletme sermayesi optimizasyonu ile nakit akışımızı güçlendirerek borçluluğumuzu azaltmayı, sürdürülebilirlik alanında ise Avrupa Birliği'nde 1 Ocak 2026 itibarıyla geçiş süreci tamamlanacak olan Sınırda Karbon Düzenlemesine uyum çalışmalarını önceliklendirmeyi hedefliyoruz.”
1Ç 2025 Döneminde Öne Çıkanlar
1Ç25’te, satış hacmi bir önceki yıla kıyasla yaklaşık %27,5 oranında daralarak 259 bin ton seviyesine ulaşmıştır.
Bu dönemde satış gelirleri, ihracat pazarlarında düşen hacim ve artan rekabetin fiyatlama üzerindeki kısıtlamaları ile birlikte yıllık bazda %39,7 oranında düşerek 319,1 milyon $ olmuştur.
Global pazarlardan elde edilen satış gelirinin güçlü seyri devam ederek %77 seviyesinde gerçekleşmiştir. Gelirin bölgesel dağılımına bakıldığında, %60 ile en yüksek pay ABD pazarına ait iken, ABD’yi %23’lik pay ile Türkiye satışları izlemiştir. Diğer bölgelere yapılan satışların toplam satışlar içindeki payı ise %17 seviyesindedir.
1Ç 2025’te, iş kolları bazında konsolide gelirden en büyük payı %32 ile endüstri & inşaat iş kolu almıştır. Onu sırasıyla;
%27 pay ile enerji, %25 pay ile altyapı & proje ve de %16 pay ile otomotiv iş kolları takip etmiştir.
Bu dönemde, üretim maliyetleri ve giderler bilhassa Türkiye’deki enflasyonist ortam ile birlikte artarken, faaliyet pazarlarındaki kısıtlı talep dolayısıyla yaşanan fiyatlama zorlukları, operasyonel karlılığı baskılamaya devam etmiştir.
1Ç 2025’te brüt kâr, geçen yıla kıyasla %61,3 oranında düşerek 16,6 milyon $ olmuştur.
Aynı dönemde FAVÖK %62,0 azalarak 17,6 milyon $, FAVÖK marjı ise 3,3 puan düşerek %5,5 olmuştur.
Şirket, 6,9 milyon $ Vergi Öncesi Zarar (1Ç24 Vergi Öncesi Kar: 20,1 milyon $) ve 7,9 milyon $ Net Zarar (1Ç24 Net Kar:
11,9 milyon $) kaydetmiştir.
Net Borç, 251 milyon $ olmuştur.
7 Mayıs 2025 Sektörel Görünüm
2025 yılının ilk çeyreğinde, ABD, Çin ve Batı Avrupa’da ton başına ortalama HRC (Hot Rolled Coil) çelik fiyatları bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla düşerek, sırasıyla 774 $, 396 $ ve 640 $ olmuştur. Fiyatlar, bir önceki çeyreğe kıyasla ise, ABD’de %12, Batı Avrupa’da %8 oranında artarken, Çin’de %5 oranında düşmüştür. Mart sonu itibarıyla ton başına HRC fiyatı ABD’de 893 $, Batı Avrupa’da 690 $ ve Çin’de 392 $ seviyesindedir1
.
Nisan ayının ilk haftasında Brent tipi ham petrol fiyatı, ABD’de, tüm ülkelerden yapılan ithalata %10 oranında gümrük vergisi uygulanmasını öngören kararnamenin imzalanmasının ardından 78 $’dan, 66 $ seviyelerine gerilemiştir. Brent tipi ham petrol fiyatı Nisan ayı sonunda 67 $ olurken; ABD Enerji Enformasyon İdaresi, OPEC+ üyelerinin 2025 yılı ortalarında üretim kesintilerini gevşetmeye başlaması, OPEC dışı ülkelerde üretimin artması ve petrol talebindeki büyümenin yavaşlamasıyla birlikte küresel petrol stoklarının artmasını ve 2025 yılı varil başına ortalama fiyatın 68 $
olmasını öngörmektedir.
Küresel kuyu sayısı2 Şubat 2025 sonu itibarıyla bir önceki yıla kıyasla 71 adet azalarak 1.741 seviyesinde gerçekleşmiştir. ABD’deki toplam kuyu sayısı ise, Mart 2025 sonu itibarıyla, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla 33 adet azalarak 592 adet seviyesine gerilemiştir3
.
Dünya ham çelik üretimi 2025 yılının ilk üç ayında, bir önceki yıla göre %0,4 oranında azalarak 468,6 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Bu dönemde Türkiye’de ham çelik üretimi, %3,4 oranında azalarak 9,3 milyon ton seviyesinde gerçekleşmiştir. Nihai mamul çelik tüketimi ise yıllık bazda %7,3 oranında daralarak 9,1 milyon ton seviyesine gerilemiştir4
.
2024 yılında Türkiye’nin çelik boru ihracatı bir önceki yıla göre %5,5 azalarak 507 bin ton seviyesinde gerçekleşmiştir.
Romanya, Birleşik Krallık ve Irak en önemli ihracat pazarları olarak öne çıkmaktadır.
1Ç 2025 Dönemi İş Kolu Gelişmeleri
Altyapı ve Proje iş kolunda satış hacmi, bir önceki yılın tamamlanan projelerinden kaynaklanan baz etkisi dolayısıyla 1Ç 2024’e kıyasla
%76,0 oranında düşmüştür. Paralelinde, bu iş kolunda satış gelirleri %74,3 oranında düşerek, 78,9 milyon $ olarak gerçekleşirken,
konsolide gelirler içerisindeki payı %25 olmuştur.
Endüstri ve İnşaat iş kolunda, faaliyet gösterdiği bölgelerdeki zayıf talep dolayısıyla 2024 yılında düşen satış hacmi, baz etkisi ve 3Ç24’te faaliyete geçen SRM fabrikasının katkısıyla %37,2 oranında artmıştır. Paralelinde, bu iş kolunda satış gelirleri %39,5 oranında yükselerek, 104,2 milyon $ olarak gerçekleşirken, konsolide gelirler içerisindeki payı %32 olmuştur.
Otomotiv iş kolu satış hacmi, boru talebinde bilhassa Avrupa pazarında süregelen zayıf görünümün etkisiyle geçen yılın aynı dönemine göre %5,2 oranında düşmüştür. Artan rekabetin fiyat baskısı etkisi ile satış gelirleri %11,2 oranında daralarak 50,1 milyon $ olurken, bu iş kolu konsolide gelirler içerisinden %16 pay almıştır.
Enerji iş kolunda, normalize olan satış hacmi %8,8 oranında artmıştır. Arz-talep koşullarına göre dengelenen satış fiyatları dolayısıyla satış gelirleri yıllık bazda %5,5 oranında düşerek 85,7 milyon $ olurken, bu iş kolu konsolide gelirler içerisinden %27 pay almıştır.
1Ç 2025’te, süregelen zayıf talep, fiyat odaklı rekabet ve artan maliyet baskıları nedeniyle finansal sonuçlar beklentiler altında kalmıştır. Ancak, 2Ç 2025’te bilhassa ABD pazarına hakim olan pozitif fiyatlama ortamının, 3Ç 2025’te de sürmesi beklenmektedir.
ABD’nin uygulayacağı tarifelerin çelik ürünlerine direkt bir etkisi olmasa da, muhtemel sonuçlarının 2025 yılının 4.
çeyreğinde ve 2026 yılında belirginleşmesi beklenmekte ve bu aşamada 2025 yıl sonu beklentilerinde herhangi bir revizyon yapılmamaktadır.
Yılın geri kalan dönemine ilişkin öngörüleri doğrultusunda Borusan Boru 2025’te; 1,05 - 1,20 milyon ton aralığında satış hacmi, 1,6-1,8 milyar $ aralığında gelir ve %5 - %7 aralığında FAVÖK marjı kaydetmeyi beklemektedir.
Beklentiler normal şartlarda yılda dört kez, çeyrek dönem finansal sonuçlarla paylaşılmaktadır.
https://www.kap.org.tr/tr/Bildirim/1435198